26 Ağustos 2021 Perşembe

Yapay Bilinçle Tanışmak – Zihin Felsefesi

Gelecekte bilgisayar şirketlerinin bilgisayar ağı ve bulut hafızaları daha da artacaktır. Bu temel üzerine çok geniş yapay sinir ağı kuracaklardır. Ağ kurulurken eğitimi de yapılıyor olacaktır elbette. YSA işlerken Yapay Bilinç belirtileri göstermeye başlayacaktır. Günümüzdeki YSA'lar çok sınırlı konulara odaklanabiliyor. Yapay Bilinç ise bir çok konuyu anlayabiliyor olacaktır. Çünkü konuların detayları için bir çok sınıf, alt sınıf oluşturabilecek kadar yüksek sinir ağı hafızası olacaktır. Böylece konuları birbirine bağlayarak daha bütün farkındalık sağlayabilecektir.

Ama bu Yapay Bilinç pek çok insanı şaşırtacaktır. Hatta yapay zekayı destekleyen insanların bir kısmını bile hayal kırıklığına uğratacaktır. Ortalama bir insan kadar durumları anlıyor olacaktır. Ama çok zeki görünmeyecektir. Hayatın her detayının farkındalığına yetişemeyecektir. Ama odaklandığı konuların detaylarında farkındalığı yüksek olacaktır. Bazı insanlara ezbere tespitler yapıyormuş gibi gelecektir. Dolayısıyla bunun “bilinç” olduğuna inanmayacaklar. Bazıları kabul etmek istemeyecek. Ama çoğunlukla insanlar da odaklandıkları konular dışında genelde ezbere davranışlar yaparlar aslında. Rutin bir hayat sürerler mesela. Öğrendikleri bir işi, artık ezbere şekilde yaparlar çoğunlukla. Yapay Bilincin yaptığı tespitler bazen aptalca görünebilecektir. Ama insanlar da aptalca tespitler yapabilmektedir, anladığını sandığı konularda fikir yürütürken mesela.

Peki Yapay Bilinç neden çok zeki görünmeyecektir. Oldukça yüksek kapasiteli bilgisayar ağı kullanılmıştır. Hızlıdır ve hafıza yüksektir. Kurulan YSA bağlantı sayısı belki bir trilyon seviyesinde olacaktır. Bir trilyon sinir bağlantısı çok yüksektir. İnsanın bilincinde en çok etkili olan beyin bölgesi serebrumdur. Serebrumda ise 140 trilyon sinir bağlantısı vardır! Konuları anlamak için yapılan sınıflandırmalar için daha yüksek bir hafızaya sahip demektir insan. Bu da konuları daha bütün şekilde anlayacağı anlamına gelir. Farkındalıkları daha yüksek olur.

Yalnız hemen karamsarlaşmayın! Daha da ilerleyen zamanda daha hızlı bilgisayarlar ve daha da yüksek kapasiteli bulut hafızalar üretilecektir. Bunlar daha fazla sinir bağlantısını daha yüksek hızda işletebilecektir. Serebrum sinir ağını geçen YSA'yı işletebilecek teknolojiye kavuşmuş olacağız. Kim bilir, belki 300 trilyon sinir bağlantısı olacak. Ağ genişledikçe konular daha derinden kavranır. Farkındalık artar. Yapay Bilinç, insandan daha zeki tespitler yapmaya başlayacaktır artık. Ama insanların bir bölümü yine de bu bilincin kendisinden zeki olduğunu kabul etmeyecektir. Yapay Bilincin tespitleri onlara çok aptalca gelecektir. Ama böyle düşünmelerinin nedeni, o tespitleri anlayabilecek kadar zeki olmamalarından kaynaklanacaktır aslında. Ne de olsa bazı insanların, kendilerinden daha eğitimli insanları anlayamadıklarında, söylediklerini aptalca bulmaları sık rastlanılan bir durumdur! Sonuç olarak Yapay Bilinçle ilk tanışıldığında, insanların hemen “evet bilinçliymiş, zekiymiş” diyerek kabullenebilmeleri zor görünüyor...

Bunlar da İlginizi Çekebilir:
Öz Farkındalık Seviyesi - Zihin Felsefesi

24 Ağustos 2021 Salı

Yetişkin Beyni Yeni Sinir Hücreleri Üretebilir - Konferans

 

“Örnek olarak, meslektaşlarımdan biri olan Robert ile konuşuyordum, kendisi bir kanserbilimci, bana şöyle dedi: "Sandrine, dediğin çok şaşırtıcı. Kanserleri tedavi edilen hastalarımdan kimileri hâlâ bunalım belirtileri gösteriyor." Ona şu yanıtı verdim: "Benim görüşüme göre, dediğinde bir gariplik yok. Hastalarına kanser hücrelerinin çoğalmasını durdurması için verdiğin ilaç, beyinlerinde yeni sinir hücrelerinin oluşumunu da durduruyor. Sonra Robert bana deliymişim gibi baktı ve dedi ki: "Ama Sandrine, bunlar yetişkin hastalar -- yetişkinler yeni sinir hücreleri üretemez." Onu çok şaşırtarak, "Şey, aslında üretebiliyoruz." dedim. Bu olguya biz "sinir hücresi üremesi" (neurogenesis) diyoruz.”
(Yetişkinler yeni şeyler öğrenir. Karşılaştığı konuları anlamak için yeni sınıflar, alt sınıflar oluşturması gerekir. Elbette bunlar, önceden bildiği konuların sınıflarına da birçok bağlantı kurmuş olacaktır. Yeni sınıflar için yeni sinir hücreleri gerekir. :-) Ama yakın geçmişe kadar, yetişkinler yeni sinir hücreleri oluşturmaz diye biliniyordu.)

Onu yanıma alarak konu sinir hücresi üremesi olunca, beynin en heyecan verici bölümlerinden birini -- hipokampusu gösterdim. Beynin merkezindeki boz renkli yapı hipokampustur. Ve uzun süredir biliyoruz ki bu bölge; öğrenme, bellek, ruhsal durum ve duygular için önemli bir bölge. Ancak, yeni öğrendiğimize göre bu bölge yetişkin beyninin eşsiz bölgelerinden birisi, yeni sinir hücreleri burada çoğalıyor. Hipokampusu bölerek yakınlaşırsak burada gördüğünüz mavi şey, yetişkin bir fare beynindeki yeni doğmuş bir sinir hücresi. İnsan beyninden bahsedersek -- Karolinska Enstitüsü'nden meslektaşım Jonas Frisén hipokampusta günde 700 yeni sinir hücresi ürettiğimizi hesapladı.”

“Peki bu sinir hücreleri niçin önemli ve işlevleri ne? Öncelikle, öğrenme ve bellek için önemli olduklarını biliyoruz. Laboratuvar sonuçlarımıza göre, yetişkin beyninin hipokampusta yeni sinir hücresi üretmesini engellersek bazı bellek yeteneklerini de engelliyoruz. Bu durum, özellikle mekansal algımız için yeni ve geçerli -- şehirde yolumuzu bulabilmemiz buna bir örnek. Hâlâ birçok şey öğreniyoruz ve sinir hücreleri yalnızca bellek sınırı için değil, bellek niteliği için de önemli. Yeni sinir hücreleri belleğimizi geliştirmemize ve benzer anıları ayırt etmemize yardımcı oluyor, örneğin: her gün aynı durağa, ama birazcık farklı bir yere koyduğunuz bisikletinizi nasıl buluyorsunuz?”

Meslektaşım Robert'ın daha ilgincine giden şey, sinir hücresi üremesi ve bunalım üzerine olan araştırmamız. Bir hayvan bunalım örnekçesinde, gördük ki düşük bir sinir hücresi üreme seviyemiz var. Bunalım giderici (antidepresan) verirsek yeni sinir hücrelerinin çoğalması artıyor ve bunalımın belirtileri azalıyor, sinir hücresi üremesiyle bunalım arasında net bir bağlantı sağlıyor. Ancak dahası, yalnızca sinir hücresi üremesini engellerseniz bunalım gidericilerin etkisini de engelliyorsunuz.”
(Evet antidepresanların yeni sinir hücrelerinin çoğalmasını hızlandırması ilginç. Beyni geliştirmenin en kolay yolu antidepresan mı kullanmak acaba. :-) Ya da belki kişinin mutlu olmasını sağladığından, beyin sinir hücrelerinin çoğalmasını hızlandırıyordur.)

“Sıradaki sorumuz: sinir hücresi üremesini denetleyebilir miyiz? Yanıt evet. Ve şimdi küçük bir sınav yapacağız. Size bir dizi davranış ve etkinlik vereceğim ve siz de bana bunların sinir hücresi üremesini arttırıp arttırmayacağını söyleyeceksiniz. Hazır mıyız? Pekâlâ, başlayalım.
Öğrenmek ne yapar desem? Arttırır mı? Evet. Öğrenmek yeni sinir hücresi üremesini arttırıyor.
Peki ya stres? Evet, stres hipokampustaki yeni sinir hücresi üremesini azaltıyor.
Peki ya uyku eksikliği? Aynen öyle, uykusuzluk sinir hücresi üremesini azaltıyor.
Peki ya sevişmek? Vay be!
(Gülüşmeler)
Evet, haklısınız, sevişmek yeni sinir hücresi üremesini arttırıyor. Ancak, önemli olan dengeli olmak. İpin ucunu kaçırıp --
(Gülüşmeler)
aşırı sevişmenin uyku eksikliğine yol açmasını istemeyiz.
(Gülüşmeler)”

“Etkin olmak sinir hücresi üremesini etkiliyor, ama dahası da var. Yedikleriniz de hipokampustaki yeni sinir hücresi üremesini etkiliyor. Burada örnek bir beslenme listemiz var -- yararı dokunan besinleri de içeriyor. Şimdi size birkaçını söyleyeceğim: %20-30 kalori azaltımı sinir hücresini üremesini arttırıyor. Aralıklı yemek yemek -- öğünler arasına zaman boşluğu koymak -- sinir hücresi üremesini arttırıyor. Flavonoid tüketimi, bitter çikolata ya da yaban mersininde bulunuyor, sinir hücresi üremesini arttırıyor. Omega-3 yağ asitleri, somon gibi yağlı balıklarda bulunur, yeni sinir hücresi üremesini arttırıyor. Tersi olarak, doymuş yağ oranı yüksek beslenme biçimi sinir hücresi üremesini olumsuz etkiliyor. Etanol -- alkol tüketimi -- sinir hücresi üremesini azaltıyor. Ancak, umutsuzluğa düşmeyin, Kırmızı şarapta bulunan resveratrolün yeni sinir hücrelerine zararsız olduğu bulundu. Bir dahaki akşam yemeği buluşmanızda "sinir hücresi üremesini etkilemeyen" bu içkiyi tercih edebilirsiniz.”

“Bu yüzden dedik ki beslenme biçiminin zihinsel sağlık, bellek ve ruhsal durum üstündeki etkisine aslında hipokampustaki yeni sinir hücresi üremesi aracı oluyor. Yalnızca ne yediğiniz değil, yiyeceklerin dokusu, yeme zamanınız ve yeme miktarınız da öneme sahip.”

Kök Hücreleri Göz Oluşturdu - Haber

Kök hücreleri, tersine mühendislikle göze dönüştürülebildi. Bunun için, kök hücrelerinin sinir hücrelerine dönüşmesi sağlandı. Çoğalan sinir hücreleri mini beyin oluşturdu. Bu mini beyin gelişmeye devam ettiğinde gözü oluşturmaya başladı. Bu optik küre, mini beyine sinyal gönderebilen, ışığa duyarlı sinir ağlarını içeriyordu. Lens ve kornea dokusu oluşmuştu. Kişinin kök hücreleri, kendisiyle tam uyumlu retina oluşturulmasında, tedavisinde kullanılabilir. İlaç deneyleri bu kök hücrelerden oluşturulan organoidler üzerinde yapılabilir. Kök hücrelerinin, kişiyle tam uyumlu organlar oluşturması sağlanabileceğine bir örnektir, gelecekte. Ama bilim yolun başında henüz.


Bilim insanları, göz gelişimini gözlemek adına mini beyinlerin oluşmasında iki farklı hücre kullandı. Bu hücrelerden biri, embriyo gelişimi sırasında tüm göz küresini oluşturmaya yardımcı olan bir kök hücreden oluşuyordu. Dikkatli bir şekilde yetiştirilen beyin organoidleri, tıpkı insan gelişiminde de olduğu gibi 30 gün gibi kısa bir süre içerisinde optik küre oluşturmaya başladı ve bu yapılar, 50. günün sonunda açık açık görülebiliyordu. Organoidlerin oluşturduğu bu optik küre, ışığa tepki verebilen ve hatta lens ve kornea dokusunu içeren sinir ağlarından oluşuyordu.”

“Bilim dünyasında böyle bir şeyin ilk defa gerçekleştiğini belirten bilim insanları, Cell Stem Cell adlı bilim dergisinde yayınlanan makaleleri hakkında şu sözleri dile getirdi; "Göz gelişimi karmaşık bir süreçtir ve bunun anlaşılması, erken retina hastalıklarında moleküler temelin anlaşılmasına izin verebilir. Bu yüzden, uygun göz oluşumu için gerekli olan, gözün primordiumu olarak adlandırdığımız optik vezikülleri incelemek çok önemlidir."

Araştırmanın başındaki isimlerden sinir bilimci Jay Gopalakrishnan'ın açıklamarında ise şu ifadeler yer aldı; "Çalışmamız, beyin organoidlerinin ışığa duyarlı ve vücutta bulunanlara benzer hücre tiplerini barındıran ilkel duyusal yapılar üretme konusundaki olağanüstü yeteneğini gösteriyor. Bu organoidler, embriyo gelişimi sırasında beyin-göz etkileşimlerini incelemeye, konjenital retina bozukluklarını modellemeye ve kişiselleştirilmiş ilaç testi ve transplantasyon tedavileri için hastaya özel retina hücre tipleri oluşturmaya yardımcı olabilir."


Haber: Tarihte İlk Kez Bir Yapay Beyin, Kendi 'Gözünü' Geliştirdi: İşte Tüm Detaylar