Bir başka önceden programlama örneği,
“zihin okuma” adını verdiğimiz sistemdir. Bu sistem, başka
insanların gözlerindeki hareket ve bakış yönünden, onların ne
istediği, ne bildiği ve neye inandığıyla ilgili çıkarımlarda
bulunmamızı sağlayan bir düzenek grubunu içerir. Sözgelimi,
biri tutup da aniden sol omzunuzun üzerinden ileriye bakarsa,
arkanızda ilginç bir şeyler olup bittiğini tahmin etmekte
gecikmezsiniz. Bu bakış okuma sistemi, bebekliğin erken
dönemlerinde bile tümüyle yerine oturmuş durumdadır. Otizm gibi
bozukluklarda hasar görmüş olsa da, diğer sistemlerin hasar
gördüğü bazı durumlarda etkilenmeyebilir. Bakış okuma
becerisinin yerli yerinde, ama toplumsal bilişselliğin başka
yönlerden ciddi biçimde hasarlı olduğu Williams Sendromu’nda
durum böyledir.
Önceden paketlenmiş yazılım, boş
levha tarzı bir beynin anında karşı karşıya geleceği
olasılıklar patlamasını atlatmayı başarabilir. Boş levhayla
işe başlayan bir sistem, dünyanın onca karmaşık kuralını
bebeklerin aldığı son derece zayıf ve seyrek girdi bütünüyle
öğrenemeyecektir. Her şeyi denemek zorunda kalacak ve başarısız
olacaktır. Bunu hiçbir şeyden olmasa, bilgiden yoksun biçimde işe
başlayıp dünyanın kurallarını öğrenmeye kalkışan yapay
nöral ağların uzun başarısızlık tarihinden biliyoruz.
Önceden programlanmış olmamız,
toplumsal alışverişte, yani insanların birbiriyle kurdukları
etkileşimde de büyük rol oynar. Toplumsal etkileşim milyonlarca
yıl boyunca türümüz için yaşamsal önem taşımış ve
sonucunda da toplumsal programlar, yollarını nöral devrelerin
derinlerine kadar çizmiştir. Leda Cosmides ve John Tooby isimli
psikologların söylediği gibi “Kalp atımı evrenseldir çünkü
onu üreten organ her yerde aynıdır. Bu, biraz sınırlı biçimde
de olsa, toplumsal etkileşimin evrenselliği için de geçerli bir
açıklamadır.” Bir başka deyişle, tıpkı kalp gibi beyin
de, toplumsal davranışın ifadesinde belirli bir kültürün
varlığına gerek duymaz. Bu program temel donanımla birlikte,
önceden paketlenmiş halde sunulur bize.
Alıntı:
Incognito
Ama zaten bu yüzden her şirket kendi
işine yarayacak yapay sinir ağını hep en baştan oluşturmak
zorunda kalmayacaktır gelecekte. Hazır bir YSA kullanacaktır. Yani
YSA'lar da bebekler gibi boş levha olmayacaktır artık. Sadece, ona
yeni eklemeler yapacaktır. Sonra da amaç konusunda eğitecektir.
Daha kolay öğrenebilmesi için gereken altyapı ağı önceden
oluşturulmuş olacaktır. Yani bazı programlar yüklü gelecektir
zaten. Hazır YSA'lar bu konuda uzman şirketler tarafından
geliştirilecektir. Kullanılabileceği amaçların
-karşılaşabileceği kuralların- ortak temeli olabilecek
özellikleri anlamak konusunda mümkün olduğunca hazır olacaktır.
YSA'yı böyle programla paketleyecektir uzman şirketler. Diğer
şirketler Paket YSA'ları satın alarak, kendi amacına hazır
etmeye daha az zaman harcamış olacaklardır, en baştan oluşturmaya
çalışmak yerine. Hatta Paket YSA'ya buluttan erişeceği için
sürekli geliştirilen, daha iyi öğrenebilen YSA'ya sahip olmuş
olacaktır.
Bunlar da İlginizi Çekebilir:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder